Taş evler, neredeyse insanlık tarihi kadar eski ve neredeyse insanın dünya üzerindeki yayılımı kadar yaygınlar. Yalnızca bu coğrafyada bile onlarca farklı taş ev türünden söz etmek mümkün. Üstelik birbirinden çok farklı tarzlara sahip bu taş evlerin hepsi de göz alıcı bir güzelliğe sahipler. Ege'nin göz bebeği İzmir'in kuzeyinde ve güneyinde birbirine hiç benzemeyen taş evlere rastlayabilirsiniz. Çünkü Çeşme'deki ve Foça'daki taş ev geleneği neredeyse tamamen farklıdır. Aynı şehrin iki ucunda bile farklı modellerine rastlayabildiğimiz bu taş evleri bir de dünya ölçeğinde düşünürsek tablo kafamızda daha iyi canlanacaktır. Ancak şurası kesin ki, bu sayısız taş ev modelinin içinde objektif bir değerlendirmeye göre çirkin olan bir ev bulmak hiç ama hiç kolay olmayacaktır. Bu yazımızda dünyanın farklı yerlerinde bulunan ve birbirinden çok farklı tarzlara sahip olan taş evlerden oluşan bir derleme hazırladık.
Doğal taşlardan daha eski bir yapı malzemesinden söz etmek istersek, karşımıza ilk çıkacak olan malzeme ahşaptır. Ahşap evler de tıpkı taş evler gibi neredeyse insanlık tarihinin ilk dönemlerine kadar uzanan bir geçmişe sahipler. Ancak ahşabın kullanımı, ahşap evler için olduğu kadar taş evler için de önemli. Kimi zaman bir kapının ya da pencerenin taşıyıcısı, kimi zaman bir asma kat ya da yalnızca kapı, pencere doğramaları için kullanılan ahşap, taş evlere bambaşka bir güzellik katıyor.
Modern hayat bize nesnelerin ömürlerini unutturmaya çalışmaktan hiç vazgeçmez. Hatta kendi ömrümüze bile yabancılaşırız çoğu zaman. Bunun nedeni dünyanın bugünkü halinde pek çok şeyin bir hayli kısa ömürlü olmasıdır. Oysa her şeyin fabrikalardan çıkmadığı dönemlerde, kullandığımız hemen her eşya, içinde yaşadığımız evler ve daha pek çok şey son derece uzun ömürlüydü. Kaynaklar ve bunları işleyebilecek usta eller bir hayli kısıtlı olduğu için böyle olmaları da kaçınılmazdı zaten. Taş evler işte böyle bir çağın günümüzdeki uzantısıdır dersek herhalde yanlış olmaz. Asgari bir bakımla taş evinizi torunlarınızın torunlarına kadar bırakabileceğinizden emin olabilirsiniz.
Taş evlerin bir diğer ilginç özelliği de hemen her dekorasyon tarzı ile büyük bir uyum gösterebilmeleridir. Klasikten country tarzına, endüstriyelden minimale varana kadar gönlünüzde yatan tarz ne ise, taş evinizin bu tarzla uyum göstereceğinden emin olabilirsiniz.
Son derece eski bir mimari teknik olmakla birlikte, taş evler bugün hâlâ yeni yorumlar getirilebilen bir esnekliğe de sahipler. Burada gördüğünüz evin duvarlarında, metal kafesler içine doldurulmuş taşlar kullanılmış. Bunları bir arada tutan bir harç yok, yalnızca kafesler üst üste koyularak tuğla olarak kullanılmış. İç cephede alçıpan ve benzeri kaplamalar var ancak dış cephe bu haliyle bırakılmış. Bu ilginç deneysel çalışma, gerek enerji verimliliği gerekse de estetik açıdan şaşırtıcı derecede başarılı.
Taş evlerin pek az sayıdaki dezavantajı arasında en dikkat çekici olanı, inşaat sürecinin zaman almasıdır. Çünkü gelişen inşaat teknolojileriyle giderek hızlanan betonarme evlere göre taş evlerde el emeği oranı çok daha yüksektir. Ancak böyle bir zamanınız yoksa da taş evlerden mahrum kalmak zorunda değilsiniz. Bu durumda kesme taşlar devreye giriyor. Uygulanması neredeyse bir tuğla kadar kolay olan kesme taşlar sayesinde taş evler hızla ayağa kaldırılabiliyor.
Bir yamacın üzerine oturan ve tarzıyla da çevresiyle büyük bir uyum içinde olan bu taş ev, geçmişin taş evlerini andırmasıyla da tarih kokuyor dersek herhalde yanlış olmaz. Manzarayla bütünleşen ve onun parçası haline gelen bu harika taş evin terasından görünen manzara ise tamamen başka bir hikaye.